Dijital Çağda Güvenli Ebeveynlik
Yaşadığımız dijital çağda kitle iletişim araçlarının önemi ve etkisi her geçen gün artmaktadır. Dijital teknolojinin hayatımıza girmesiyle ebeveyn olma sorumluluğu ve güvenli ebeveynlik günümüzde farklı sorunları da beraberinde getirmektedir.
Dijital dünyanın çocukları teknolojiyi anne babalarından çok daha iyi kullanırken duygusal olarak sağlıklı değerlendirme yapacak olgunluk seviyesinde değillerdir. Bu yüzden konu teknoloji ve çocuk gelişimi olduğunda, sadece yasaklayarak önlem almak, çocuklar küçükken işe yarıyor gibi gözükse de, ileriki yaşlarda büyük bir sorun olarak karşımıza çıkacaktır.
Çağa Ayak Uydurarak Güvenli Ebeveynlik İçin Yapılması Gerekenler
Bilgiye ve insanlara sınırsız erişim imkanına sahip olmaları, çocukların yaş seviyesine uygun olmayan bağlantılara ve içeriklere erişmelerini kolaylaştırıyor. Ebeveynler olarak görevimiz, çocuklarımızın sanal ortamda doğru seçimler yapmalarına yardımcı olmaktır. Çocuklarımızı olası tüm tehlikelerden koruyamayız, ama onlara sorumluluk sahibi ve güvenli birer dijital vatandaş olarak kendilerini koruyabilmeleri için doğru yargılama ve mantıklı düşünme becerileri kazandırabiliriz. Beraberce dijital çağa ayak uydurmanın keyfine varabiliriz.
Son bilgi ve araştırmalara göre, ebeveynler çocuklarının dijital medyayı sorumlu bir şekilde kullanmayı öğrenmeleri gerektiğinin, okuma ve yazmayı öğrenmek kadar önemli olduğunun farkındalar. Araştırmalar, ebeveyn ve öğretmenlerin yeni teknolojilerden faydalandıklarını gösteriyor. Fakat nasıl çocukların yüzmeyi, yemek yemeyi, ve araba sürmeyi öğrenmeleri gerekiyorsa, dijital dünyada güvenli ve etik biçimde yaşamayı da öğrenmeleri gerekiyor. Çocuklara doğru yargıya varmayı ve yerinde karar almayı öğretmek ebeveynlere ve öğretmenlere düşüyor. Bu dijital çağda hepimizin ‘’ yeni yol kurallarını’’ bilmemiz gerekiyor.
Bütün bunlar bize korkutucu gelebilir ama bu, yeni teknolojilerden korkmamız, aşırı tepki vermemiz ya da bunların kullanımını yasaklamamız gerektiği anlamına gelmez. Bu yeni gerçeklik sadece sağduyulu davranmayı gerektiriyor.
Burada yapacağımız şey çok net: Çocuklarımızın dijital hayatlarında olup bitenleri bilmeli, gördükleri karşılaştıkları görüntü ve mesajları mantıklı biçimde değerlendirmeyi onlara öğretmeliyiz. Ayrıca, küçük yaşlardan başlayarak bazı medya ve teknolojilere erişimlerini sınırlandırmalıyız. Onlar daha bağımsız hale geldikçe, mesaj ve görüntüleri nasıl algıladıklarıyla ilgilenmeliyiz.
Böylece çocukların tükettikleri medya miktarında büyük bir fark yaratabiliriz. Bu çok önemli, çünkü araştırmalara göre, medyaya daha az zaman ayıran çocuklar okulda daha iyi notlar alıyorlar, ayrıca hayatlarından daha memnun oluyorlar.
Ayrıca bilimsel araştırmalar, hayatlarımızda ‘’ medyaya ara verilen’’ sürelerin özellikle beyinleri gelişmekte olan çocuklar ve ergenler açısından ne kadar önemli olduğunu vurgular. Sürekli internette olduğumuz için bir diğer kaybımız da zihnimizin dinlenmesidir. Hepimiz dijital uyarıcıların neden olduğu dikkat dağınıklığına düzenli ara vermeye ihtiyaç duyarız
.
Dijital Dikkat Dağıtıcıların Zararları
Çoğumuz, cep telefonlarının, e-postaların olmadığı, dizüstü bilgisayarların ve iPad’lerin evde bırakıldığı bir tatilin yaşattığı basit zevkleri biliriz. Bütün cihazların devre dışı bırakıldığı bir ortam son derece dinlendirici ve huzurludur. Beyinlerimiz rahatlar. Daha iyi uyuruz. Cep telefonlarının ve internet mesajlarının tınlamasından kurtuluruz. Dijital hayatlarımıza verdiğimiz bu molada gerçek anlamıyla dinleniriz, düşüncelerimiz ve hayal gücümüz akıcılık kazanır.
Bu tür bir mola çocuklar ve ergenler için de çok gereklidir. Çünkü çocuklar telefona aydırdığı vakitten dolayı “Uyku”’ya da yeteri kadar önem vermemektedir.
Dijital dikkat dağıtıcıların zarar verdiği bir diğer önemli fonksiyon da uykudur. Aslında kaliteli bir uyku zihnin dinlenmesi için şart olduğuna göre bu durum çok şaşırtıcı değildir. Bütün ebeveynlerin bildiği veya bilmesi gerektiği gibi, uyku bir çocuğun sosyal, duygusal ve fiziksel gelişimi için şarttır. Yakın tarihli araştırmalara göre dijital cihazlar ve teknoloji sağlıklı bir uykuyu olumsuz etkilemektedir. Öncelikle, ergenlerin çoğu cep telefonlarını, oyun cihazlarını ve dizüstü bilgisayarlarını geceleri yanlarına alırlar. Uyumaları gereken saatte arkadaşlarına mesaj atıp onlardan gelecek mesajları beklerken beyinlerini uyandırırlar. Aslında ergenlerin çoğu yazılı mesajların üçte birini ışıklar söndükten sonra gönderirler. Ayrıca birçoğu uyumadan önce dijital oyunlar oynar ve bu alışkanlık bölük pörçük bir uykuya neden olur. Hızlı tempolu video oyunları ve Brawl Stars gibi popüler uygulamalar beyni uyarır. Uzmanlar yatmadan önce bu tip oyunlar yerine rahatlatıcı aktiviteler önerirler. İşte bu yüzden yatmadan önce çocuklara kitap okumak özellikle tavsiye edilir. Dolayısıyla, sevgili ebeveynler lütfen unutmayın; uyku zihnin dinlenmesi için şarttır ve dijital dikkat dağıtıcılar sağlıklı bir uykuya engel olur.
Dijital medyanın yaratıcılığa, işbirliğine, bağlantı kurmaya yönelik sıra dışı yeni fırsatlar sunduğuna şüphe yok. Bütün çocukların bu olağanüstü kaynaklardan faydalanması çok önemli. İnternette araştırma yapmayı sağlayan yeni yöntemlerden tutun da Youtube’ da müzik becerileri kazanmaya veya bunları paylaşmaya kadar, çocuğunuzu ve öğretmenlerini, teknolojinin öğrenmeye ve yaratmaya yönelik bu olağanüstü potansiyelinden faydalanmaya teşvik etmek harikadır.
Ancak tüm bunların yanında teknolojiden uzaklaştırmak için bağırmak, suçlamak, yargılamak da işe yaramayacaktır. Çocuğunuza bunları akıllı bir biçimde kullanmayı öğreterek onun hayatında büyük bir fark yaratabilirsiniz. Güvenli ebeveynlik yolunda, birlikte olarak ilişkinizi yeniden düzenlemek en büyük yarardır.
Sağlıklı günlerde buluşmak dileğiyle…
Yorum Yap
E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir